Yazı / Bahar Küçük
İlk duyduğumuzda bize çok tanıdık gelen bir isim Girit. Tarih hakkında biraz bilgisi olanların, görmese de duyduklarıyla içini ısıtacak bir ada. Girit; doğası, tarihiyle, mutfağıyla, insanıyla modern hayata karşı hala doğallığını koruyan en güzel Akdeniz adalarından biri.
İlk olarak tarihinden başlarsak çok uzun yıllara dayanan bir geçmişi olduğunu söyleyebiliriz. Batı dillerinde Krete, Creta, Crete şeklinde yazılan ve Araplar’ın İkrîtiyye, Akrîtis, İkrîdış, İkrîtis adını verdikleri Girit Adası, Akdeniz’i Ege denizinden ayıran bir konumda olup 8 bin 259 km2 büyüklüğündedir. Girit adasının sonradan “Asıl Giritliler” olarak ayırt edilmiş olan ilk sakinleri, Küçük Asyalı idiler. Bunlar, milattan önce 3 bin ile bin 400 yılları arasında bugünkü Avrupa medeniyetine beşik vazifesini görmüş olan Girit yahut Minos (Kral Minos’un adına izâfetle) diye nitelendirilen kültürü meydana getirmişlerdi. (Miken Uygarlığı) Girit adasında milattan önce 4 bin yıllarında Neolitik bir kültürün geliştiğini göstermektedir. Yine M.Ö 3 binde başlayan bakır ve tunç devirleriyle bu gelişme Girit’te kendi özel yolundan giderek 2 bin yılında kısmen Mısır’ın tesiri altında parlak bir dönemde ulaşmıştır. Girit; Avrupa, Asya, Kuzey Afrika’nın kesiştiği önemli bir coğrafi konumdan dolayı büyük devletlerin sahip olmak için mücadele ettiği bir yer olmuş.

Miken uygarlığından kalan arkeolojik kalıntılar
Girit sırasıyla Yunan Uygarlıkları, Roma İmparatorluğu, Endülüs Emevi, Bizans, Venedik, Osmanlı İmparatorluğu gibi önemli devletlerin yaşadığı bir topraktır. Son olarak Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılması ile beraber Yunanistan’a bağlanmıştır.

Venedik Kalesi – Spinalonga
Ve tabi bu çeşitlilikten kültürel hayatta nasibini almış. Burada önemli âlim, sanatkar, şairler yetişmiştir. Ayrıca diğer çoğu Yunan adasında gördüğümüz gibi neredeyse doğal güzellikleri hiç bozulmadan korunmuş diyebiliriz. Katedraller, kiliseler, çeşmeler bir çok tarihi eserle beraber denizi, plajları kendine has mutfak kültürüyle mutlaka ziyaret edilmesi gereken ilk üç Yunan adasından biri diyebiliriz.

Kournas Gölü

Arkadi Manastırı

Elafonissi Sahili
Girit, iki farklı iklim kuşağının etkisindedir: Ağırlıklı olarak Akdeniz iklimi ve bazı yerlerde Kuzey Afrika iklimi. Bu durumuyla Girit özellikle ılıman iklimin etkisi altındadır.
Girit mutfağı, Akdeniz tarzı beslenme alışkanlığının çıkış noktasıdır diyebiliriz. Ege yemeklerimize çok benzer bir mutfağı var . En farklı özelliği ise yabani otlardan yapılan yemekleridir. Girit’in tavernalarında adaya özgü lezzetleri bulabilirsiniz.
Girit’in başlıca şehirleri: • Heraklion (Iraklion veya Kandiye) • Hanya • Retimnon (Resmo)• Yerapetre • Ayos Nikolaos • Sitia (Sitya)
Tatil için en iyi zaman Nisan-Ekim ayları olsa da bu aylarda kalabalık olduğu için Sonbahar ve Kış mevsiminde de ziyaret edebilirsiniz. Kışın en düşük sıcaklıkların 10 derece olduğuna bakılırsa rahatça gezilebilir. Kasım ayından Mart ayına kadar müzelerin fiyatları daha uygun hatta bazı günler ücretsiz bile girebilirsiniz. Girit, Yunanistan’ın en büyük adası, Akdeniz’in en büyük üçüncü adasıdır. Eğer ziyaret etmek isterseniz en az 2 ya da 3 gününüz ayırırsanız daha rahat gezebilirsiniz. Girit mutfağının güzel yemeklerini tabiki tatmadan dönmeyeceksiniz. Adanın önemli kültürünü ve tarihi birikimini müzeleri gezerek anlayabilirsiniz. Cretaquarıum, Doğa Tarihi Müzesi ve Girit Tarih Müzesi görebileceğiniz başlıca alanlardır. Myrtia’da Nikos Kazancakis Müzesi ve Fodele’de El Greco Müzesi muhteşem güzellikleri size sunacaktır.
Hanya; Bu bölgede Venedikliler zamanından kalma deniz fenerini, silah deposunu, deri üretim merkezini ve plajları görebilirsiniz. Resmo; Venediklilerden kalma binaları, Osmanlı dönemi cami, çeşme ve minareleri görebilirsiniz. Kandiye; Turistik yerlerin tamamı buradadır. Morosini Meydanı, Beledriye Konağı, Agios Titüs barınağı ve Armeria gibi yapılar görülebilmektedir. Lera Petra; Daracık sokakları, küçük limanı, kalesi ile Girit’in önemli merkezlerinden birisidir. Estiye; Casa Di Arma kalesine ev sahipliği yapar. Elounda; Özel plajlar, havuzlar ve iskeleler, oteller bu bölgede bulunur. Daha görülecek pek çok nokta olsa da keyfinize ve zamanınıza göre gezmenizi tavsiye ederiz. Girit’te ister tarihi yerleri gezin, isterseniz plajlarını, isterseniz de mutfağını keşfetmek için yola çıkın seçim sizin. Birbirinden güzel ve farklı zenginlikleri olan Girit adasında en güzel zamanlarınızı geçirebilirsiniz.

Heraklion Arkeoloji Müzesi

Cretaquarium

Koules Kalesi

Sfendoni Mağarası
Leave a Reply